Avukat – Ilgın Güler – Hukuk – Hukuk Fakültesi
Avukatlık Nedir ?
Avukat kelimesi Latince olup, yargı önünde, kişilerin haklarını savunan, yasa ve hukuk konularında yol gösterici olan kişiye verilen bir unvandır. Sözlük anlamı, mahkemeye çağrılan kimse, savunucu anlamına gelmektedir. Avukatlık hukuk eğitimi görmüş, yasaların onayından geçmiş, gerekli avukatlık stajını tamamlamış kişiler tarafından icra edilir.
Bu röportajımızda, Avukatlık Nedir ? Hukuk Nedir ? Hukuk fakültesi avukatlık için gerekli şartlar gibi konuları ele alıp, Avukat Ilgın Hanımın tecrübelerini sizlere aktarmaya çalıştık.
Konuğumuz Hakkında :
⚫️ İsim: Ilgın Güler
⚫️ Meslek: Organize Sanayi Bölgeleri Danışmanı – Avukat
⚫️ Bölüm ve Fakülte: Hukuk – Hukuk Fakültesi
Röportaj Soruları
>> Mesleğinizi nasıl tanımlarsınız ? Size göre avukatlık mesleği nedir ?
>> Peki neden bu mesleği seçtiniz ? Bunun altında yatan bir sebep var mı ?
>> Mesleğinizden memnun musunuz ?
>> Kaç yıldır Avukatlık Yapıyorsunuz ?
>> Mesleğinizi yapabilmek için hangi yetkinlikleri kazandınız ?
>> Kimler bu mesleği yapmalı? Hangi karaktere sahip insanlar avukatlık için daha uygundur?
>> Mesleğinizi tavsiye ediyor musunuz?
>> Mesleğinizi yaparken en çok kullandığınız bilgisayar programları nelerdir?
>> Yeni tercih yapacak öğrencilere verebileceğiniz tavsiyeler var mı?
>> Üniversitede iken sosyal yaşantınız nasıldı?
>> Geliriniz sizi tatmin ediyor mu?
>> Mesleğinizin en sevmediğiniz yanları neler?
>> Avukatlık mesleğinin mutfağı nasıl? Duruşmanın hazırlık evresi, sonrası veya duruşma esnası nasıl geçiyor?
>> Çalışma temponuz nasıl? Mesai saati var mı? Çalışma yöntemleriniz neler?
>> Üniversitede aldığınız dersler nelerdi?
>> Sizi en çok zorlayan ders hangisiydi?
>> En sevdiğiniz ders hangisiydi?
>> Staj yaptınız mı?
>> Stajlarınız nasıl geçti?
>> Mesleğinizi yaparken daha verimli, keyifli hale getirmek için yaptığınız şeyler var mı?
>> Mesleğinizle ilgili ön yargılar tabular var mıydı?
>> Hukuk fakültesinden mezun insanların yurt dışında çalışma olanakları nasıldır?
Merhabalar Nasılsınız ?
Çok değerli bir iş yaptığınızı baştan söylemek lazım , hakikaten gençler meslek sahibi olmadan önce hangi meslek ne işi yapar bunu bilme ihtiyacın dalar bence. Umarım faydalı bir sonuca ulaşmakta katkım olur benimde.
Mesleğinizi nasıl tanımlarsınız ? Size göre avukatlık mesleği nedir ?
Şimdi avukatlık mesleği , adalet sisteminin olmazsa olmaz üç ayağından birinin temsilcisi diyebiliriz , adalet sisteminde ne vardır , yargı vardır, yargılama vardır , sav savunma vardır , bunlardan en önemlilerinden bir tanesi savunma mekanizması ve buna katkı sağlayan bir meslektir avukatlık mesleği. O anlamda değerli buluyorum.
Peki neden bu mesleği seçtiniz ? Bunun altında yatan bir sebep var mı ?
Biz üniversite sınavlarına girerken , 30 yıl öncesinden bahsediyoruz o zaman sınav sistemi farklıydı. Her mesleği alt alta yazabiliyorduk , sosyal bilimler fen bilimler ayrımı yoktu. Bu çerçevede bizde herhangi bir mesleğin ne iş yaptığını çok bilmeden , çok bilinçli olarak değil ama puanlarına göre ve popülaritesine göre peş peşe sıraladık tercihlerimizi. Sonuç itibariyle de Ankara Üniversitesi Hukuk fakültesi tercihlerim arasındaydı ve orayı kazandım okudum. Şimdi dönüp baktığımda , bilerek bir meslek tercihinde bulunsaydım yine hukuk fakültesini seçerdim. Sizin yaptığınız iş bu anlamda önemli ve değerli , gençlerimizin meslekleri tanımasının yolunu açıyorsunuz ve buna göre bilinçli tercih yapmaları imkanı doğacaktır diye düşünüyorum. Tercih yapma sürecim böyle gelişti.
Mesleğinizden memnun musunuz ?
Evet, avukatlığı bilinçli olarak seçerdim , çünkü adalet eşitlik hakkaniyet ihtiyaçlarını karşılayan bir meslek . Bunları sağlamanın en etkin yollarından bir tanesin de hukuktan geçtiğini inanıyorum. Hukukun üstünlüğünü çok önemsiyorum. Bu mekanizma içerisinde rol almak bana iyi geliyor bu nedenle mesleğimden memnunum.
Kaç yıldır Avukatlık Yapıyorsunuz ?
Üniversiteden mezun olduktan sonra , bir yıl staj yaptım ve ardından mesleğime başladım. 25 yıl kadar kamu kurumunda avukatlık ve hukuk müşavirliği yaptım. 3 yıl önce emekli oldum şimdi bağımsız olarak kendi mesleğimi yapıyorum. Yaklaşık 24 yıl gibi süredir avukatlık mesleğimi yapıyorum.
Mesleğinizi yapabilmek için hangi yetkinlikleri kazandınız ?
Hukukçuluk ve avukatlık mesleğini hakkıyla yapmak istiyorsanız çok okumanız gerekiyor. Çok ezberlemek değil , çok okumak , çok araştırmak gerekli. Çünkü hayat akan canlı bir zaman dilimi. Dolayısıyla çok farklı ve birbirine benzemeyen bir dolu yaşanmışlıklar olabiliyor, bunların her birini düşünüp düzenlemek imkanı yok . Mevzuat kanun genel kuralları koyar , yönetmelik kanuna aykırı olmamak üzere düzenlemeleri yapar ve onların içerisinden hukuki problemleri düzeltmek için bir takım dönüşler alırsınız.
Ancak öyle farklı olaylarla karşılaşıyorsunuz ki. Bu olayların kanun da ,yönetmelikte tam bir karşılığı yok. Bu karşılığı olmayan işlerde ne yapmak gerek konusunda Doktrinde, hocalarımızın yazdığı kitaplardan , onların görüşlerinde veya içtihatlar da yani yüksek yargı organlarının verdiği kararlarda bir şekilde bir çözümünü bulmak durumundasınız . Adeta hukuk yaratır gibi bir çözüm üretmek zorundasınız .Bu muhakeme yeteneğini sağlayabilmek adına yıllarınızı verebiliyorsunuz. Çok çalışma ve araştırma yapmanız gerekiyor bence bu mesleği hakkıyla yapabilmek adına kendimi geliştirmek için yaptığım en önemli şeylerden biri çok okuyup çok araştırmak ve çok net bir şekilde yaptığım işe saygı duyarak aldığım sonuçlardan iş doyumunu sağlamak oldu.
Kimler bu mesleği yapmalı? Hangi karaktere sahip insanlar avukatlık için daha uygundur?
Az önce de bahsettiğim gibi çok okumak ve çok araştırmak gerekiyor. Göz korkutmak istemiyorum ama bu işi göze alabilmek için oturup araştırma yapmak kitapları karıştırmak lazım. Google tabi ki hayatı çok kolaylaştırdı , bizim açımızdan da çok kolaylaştırdı . Ama şunu demeye çalışmıyorum bilgisayardan giriyorum oradan görüşlerimi kes yapıştır gibi değil. Ama mevzuatı güncel yakalayabilmek adına bile bilgisayar bizim için çok değerli bir hal aldı bunları değerlendirip harmanlayıp ortaya taşları koyup ne nerede ne varmış o hangi hukuk kuralı bunu karşılar. İnsan Hakları Mahkemesi’nin buna ilişkin bir karar var mı gibi araştırmayı becerebilmek muhakeme yeteneğine sahip olmak ve çalışmaktan korkmayan kişiler bu mesleğe daha uygun olacaktır.
Mesleğinizi tavsiye ediyor musunuz?
Ben 30 seneye yakın zamandır avukatlık yapıyorum hukukçuluk yapıyorum ve çok keyifle yapıyorum. Bir araştırma yapmak çok zaman alan ,çok özveri ve emek isteyen bir meslek olmakla beraber bir araştırmanın sonucunda ortaya bir hukuki değerlendirme yazısı ya da bir dava dilekçesi çıkarmak ve dava kazanmak doğru yoldan gittiğinizi bilmek iş doyumunu. Benim açımdan çok yüksek hale getirmekte avukatlık.Bu yüzden de mesleğimi tavsiye ediyorum.
Mesleğinizi yaparken en çok kullandığınız bilgisayar programları nelerdir?
Avukatın işi yazmaktır. Bu anlamda Microsoft Word benim için olmazsa olmaz, hayatı çok kolaylaştırdığını düşünüyorum. Biz daktilo dönemini de yaşadık şimdiki çocuklar belki de daktilo görmeden hayatlarını devam ettiriyor . Biz daktilo ile de yazardık ve yazdığımız şeyi yeniden yazmak zorunda kalırdık, bir harf veya kelime hatası yüzünden. Bu anlamda Microsoft Word‘u çok fazla kullanıyorum ve çok memnunum. Bir diğer program ise araştırma yaparken neyi kim hangi dergide yazmış bunları bulabilmek içtihat takibi konusunda bize çok yardımcı oluyor. Bunun için belirli programlar var. Bunları edinip içtihat taraması yapma şansınız oluyor bu anlamda da bilgisayar benim hayatımda bu derece var ve ben çok güzel sonuçlar doğurduğuna inanıyorum.
Yeni tercih yapacak öğrencilere verebileceğiniz tavsiyeler var mı?
Hangi meslek bana uygun durumu çok önemli. Eğer keyif aldığınız bir mesleğiniz olmazsa , hakikaten hayatınız eziyete dönebilir. Hepimiz neticede geçimimizi sağlamak, para kazanmak ve hayatımızı devam ettirebilmek , ailemizi geçindirebilmek için için para kazanıyoruz , çalışıyoruz daha doğrusu. Bunu sağlayabilmek için yaptığımız işin aynı zamanda bize uygun iş olması çok önemli sizin yaptığınız programda bana bu anlamda çok anlamlı. Destek olmak ihtiyacı duydum açıkçası. Gençler mesleklerini bilerek ve tanıyarak seçmeliler. Bilsinler ,görsünler buna imkan da var bu dönemde. Herkesin kapısı açık birebir gidip danışa da bilirler, sizi takip edebilirler, bu imkanı yakalasınlar.
Üniversitede iken sosyal yaşantınız nasıldı?
Üniversite hayatım çok güzel geçti . Babamı anmadan geçemeyeceğim , çok güzel bir öğrencilik yaşamamızı sağladı. Sağ olsun tiyatro sinema hiçbirini kaçırmadık . Arkadaşlarımızla bol bol gezdik derslerimize aksatmadık , hani dört yıllık okulu dört yılda bitirdik ama bu arada da sosyal yaşamı da hiç bırakmadık. Yatmadan yatmaya eve girdik desek yeridir. Çok güzel bir sosyal ortamımız oldu bu durum akademik başarımı da asla etkilemedi.
Geliriniz sizi tatmin ediyor mu?
Biz avukatların çeşitli çalışma alanları var, işçi avukatlarımız var ,kamu avukatlarımız var ,serbest çalışan avukatlarımız var, ortaklık kuran avukatlarımız var . Ben kendi çalıştığım alanla ilgili bilgi sahibiyim ona ilişkin bir açıklama yapayım.Kamu avukatlarının belirli kurumlar dışındaki bazıları, hakikaten kurtarılmış bölge gibi ücretleri yüksek çalışan arkadaşlarımız var . Ama çoğunluğu ücret açısından düşük.Hem avukatların hem hukuk müşavirlerinin ücretleri çok , ek göstergeleri , makam tazminatları düşük .Bunlarda memuriyetin bir gerçeği .Serbest çalışırken ise benim açımdan gelir durumunuzu kendi iş isteğiniz kadar ayarlayabiliyorsunuz ve o anlamda emeklilik noktasından sonra serbest çalışma kamuda çalışırken aldığın maaşa göre daha tatminkar.Lakin şunu da söylemek lazım , serbest çalışan herkesin rahat bir şekilde ekmeğini kazanabilme şansını yakalaması için aradan uzun yıllar geçmesi gerekebiliyor . Kimisi de yakalayamayıp tabiri caizse dükkanı kapatmak zorunda kalabiliyor ne yazık ki.
Mesleğinizin en sevmediğiniz yanları neler?
Biraz önce de bahsettiğim gibi kamuda çalışırken yaşadığım tecrübemden bahsedeyim. İş yükü çok fazla fakat buna karşılık aldığınız ücret çok çok düşük , ikincisi avukatlığın en sevmediğim yanlarından birisi duruşma beklemek benim için mesleğin başından beri o duruşma salonunun önünde duruşma saatini beklemek bazen 1 saat bazen 5 saat oluyor .Bu benim için çok büyük bir sancı ve sıkıntılı bir durum.
Avukatlık mesleğinin mutfağı nasıl? Duruşmanın hazırlık evresi, sonrası veya duruşma esnası nasıl geçiyor?
Avukatların görünen yüzü cübbesini giymiş adliye koridorlarında elinde duruşma çantası evrak çantası ve duruşmada savunma yapan bir kişi. Avukatın geri planda mutfakta ne yaptığını çok bilmiyoruz açıkçası .O kısımda şöyle eğer kurumda çalışıyorsanız sizin için o kurumda yapılacak iş o kurumun savunmasını yapmak davalarına bakmak ama bunu yaparken de sadece duruşmada değil asıl bu iş masa başındadır gelir dava dilekçesi incelerseniz ilgili birimi ile görüşürsünüz birimden gelen görüşler ve belgeler çerçevesinde savunmanızı hazırlarsınız . Asıl yazışmalarla gider avukatlık mesleği , serbest çalışırken ise müvekkille ilişkidir esas olan avukatın bir dava boyutuyla işi vardır bir de danışmanlık hizmeti vardır.
Davalarda müvekkil gelir .Örneğin boşanma davası , kira tespit davası müvekkil gelir görüşürsünüz . Nedir olay anlatır size kendi boyutuyla , eğer siz de bu işe beraber çıkalım derseniz , bu davaya bakmayı kabul ederseniz .Bir vekaletname çıkarır .Sizin istediğiniz bilgi belgeleri verir ve siz orada başlarsınız , oturursunuz olay ne , fiili durum ne . Bu fiili duruma uyacak hukuki durum ne ? Mevzuat ne diyor ? Mevzuatın yeterli olmadığı yerlerde doktrin ne diyor ? Az önce bahsettiğimiz şekliyle yargı kararlarına ilişkin olarak bir tarama yapmanız gerekebilir.Bunun akabinde de hazırlığınızı yapıp dilekçeleri hazırlıyorsunuz. Esas iş oradadır yani , dilekçe hazırlamak , araştırmak , geliştirmek .
Mahkemeye dilekçeyi sunarsınız duruşmalarda şunun için yapılıyor . Hakim sorar karşı taraflara, hani yüz yüze görüşmek ve yüz yüze sorunları halledebilmek çok değerlidir. Fakat bizim yargı sistemimizde iş yükünden kaynaklı olarak duruşmaya girersiniz hakim davacı taraf vekilinden soruldu der ve bir şey söylemeye gerek yoktur.Hakim yazdırır daha önceki savunmalarımızı tekrar ediyoruz daha önceki dilekçelerimizde tekrar ediyorum der zaptı tutar ve biter yani demeye çalıştığım şey aslında şu bence duruşmalarda aslında çok da bir şey yapılmıyor aslında çok değerli ve yapılması gereken bir nokta ama duruşmalardan çok iş dilekçeler üzerinden gidiyor dosyalar bilirkişiye gidiyor bilirkişiden gelen raporlar değerlendiriliyor karşılıklı bu replik- düplik dediğimiz Yazışmalar Savunmalar dava dilekçesi işin adıl mutfağıdır.
İdari yargıda ise şöyle çok fazla duruşma yapılmaz taraflar isterse duruşma yapılır idari yargıda bu yüzden duruşma daha vurucu olabiliyor dosya tekemmül ettikten sonra yani dosyada yazışmalar bittikten sonra karşılıklı toplandıktan sonra hakim tarafları çağırır ve görüşlerini alır bunun akabinde de sonuca varılır Ve bence de etkili duruşma idari yargıdaki gibidir.
Çalışma temponuz nasıl? Mesai saati var mı? Çalışma yöntemleriniz neler?
Yine ikiye ayıracağım , Kamuda çalışan mesai saatine tabiler Bu doğru bir çalışma yöntemi değil bence avukat gidip adliyede duruşması olduğu zaman elbette takip ediyor gidiyor ama ayrıca araştırması gerekebilir yapacağı masa başı çalışmasını bitirdiği zaman çıkma imkanı olabilmeli yani bu kadar mesaiye tabi bir yöntem olmamalı Ama maalesef kamu kurumlarında ciddi bir mesai mefhumu var serbest çalışırken ise kendi işinizi kendiniz ayarlıyorsunuz isterseniz gece evde çalışın isterseniz evde çalışın isterseniz çalışmayın ama işinizin durumuna göre siz zaten kendinizi disipline edip iş bazında çalışma imkanı yakalaya biliyorsunuz.
Üniversitede aldığınız dersler nelerdi?
Bizler birinci sınıftan başlayarak hukuk okuduk yani inanılmaz bir hukuktu Roma hukukundan hukuk başlangıcından başladık ve hukukun bütün alanlarını ceza borçlar eşya medeni hukuk vs bütün hukuk dallarının Üzerinden geçtik onun yanı sıra dört yıl boyunca Türk dili edebiyatı inkılap tarihi yabancı dil ve müzik yani seçmeli dersimiz vardı ama asıl temel derslerimiz hukuktu.
Sizi en çok zorlayan ders hangisiydi?
Kamu konusun da çok zorlandım hani zorlandım derken dersleri çok izliyordum takipte ediyordum Ama kamu hukuku dersinde hocamız kanunu kitabı servis bırakıyordu her şey serbestti ders notları kitaplar ve şunu söylerdi benim sesimi teypten dinliyor muş gibi yapmayın benim anlattıklarımı yazmayın kağıda kendi görüşlerinizi yazın dedi bunu da tecrübe ettik final sınavında hocanın söyledikleri kitabın yazdıklarını kanun yazdıklarını derleyip çok güzel bir sınav kağıdı verdim ve yüksek notla geçmeyi beklerken kaldım, Bütünlemeye girdim ne kadar zihnimde Sorulan konuya ilişkin bilgi varsa ya da görüş değerlendirme varsa hepsini yazdım hatta şu an görsen bunlar benim miymiş diyeceğim kadar yoğun yazdım Ve yüksek puanla geçtim beni zorladı çünkü şaşırttı ama geçtim sonuç olarak.
En sevdiğiniz ders hangisiydi?
En sevdiğim ders anayasa hukuku dersiydi şimdi bir öğrencinin dersi sevip sevmemesi sanırım kocasını sevip sevmemesi ile hocasının ders anlatışıyla kişiliğiyle paralel gider bizim anayasa hukuku dersimize erdal onar girerdi o zaman profesör değildi şimdi profesör doktor kulakları çınlasın inanılmaz güzel ders anlatırdı inanılmaz keyifle anlatırdı, tiyatro seyreder gibi erdal hocanın anayasa hukuku dersini izlerdik, büyülerdi bizi sanıyorum onun da çok büyük etkisi olmuştur. Bu yüzden anayasa hukuku dersini severek izledim.
Staj yaptınız mı?
Staj yapmak zorundasınız avukatlık mesleğini yapacaksınız staj yapmak zorundasınız bir yılda o zaman şimdi değişmiş olabilir bir yıl boyunca altı ayini adliyede altı ayini avukat yanında gözetmen avukat yanında olmak üzere staj yapmak zorundaydınız bu anlamda ben de stajımı yaptım ve mesleğimi yapma hakkını o şekilde edinmiş oldum.
Stajlarınız nasıl geçti?
Staj yaparken para kazanamıyorsunuz yasak stajda bulunduğunuz adliyedeki dönemde mesela her mahkemede ağır ceza da asli ceza da Sulh ceza da İcra mahkemesinde yani her mahkemede belirli periyotlarda bulunma zorunluluğunuz var hakimler bize şöyle muamele yapıyorlardı kızmasınlar ama ya sen nereden çıktın gelmesen de ben imzalasam hani senide oturtacak yer yok aslında bu kadar işimin arasında bir de sana iş mi öğreteceğim durumu vardı şu an nasıl bilmiyorum bu şartlarda çokta adliyeye gitme ihtiyacı ya da gitme gereğinin dışında imkanı da olmadı.
Tabii ki duruşma salonlarına gidip duruşmalar izleyebiliyorduk onun dışında avukat yanında para kazanmak yasaktı ama Öğrencilik bittikten sonra babadan para istemekte çok ağır geliyordu insan o dönem Öğrenci değilsin çalışamıyorsun da fakat bize rahmetli bir avukat abimiz vardı yanında stajı yaparken cep harçlığımı da veriyordu ben ikinci altı ayı onun yanında yaptım ve çok keyifli bir staj deneyimi de bana güvenip aylarca yazlığına gidip tatilini yaptı ve bir şekilde işleri kurtardım keyifliydi yani.
Mesleğinizi yaparken daha verimli, keyifli hale getirmek için yaptığınız şeyler var mı?
Malum hukuk devi derya bir alan yani hukukun her alanını bilmek imkanı ve olanağı yok, gereği de yok biraz uzmanlaşmak gerektiğine inanıyorum yani daha spesifik alanlarda uzman olmak ve daha dar alanlarda bilmek ve bunu kullanmak gerektiğine inanıyorum Ben de mesleğimle ilgili böyle bir uzmanlaşmayı tercih ettim organize Sanayi bölgeleri hukuku alanında kendimi yetiştirdim bu alanı sevmiştim bu alana ilişkin çalıştım Bir kitap yazdım bu alanda danışmanlık yapıyorum bu alanda davalara bakıyorum bir internet sitesi kurdum vs ama spesifik bir alanda çalışmak hem keyifli hem verimli bir çalışma noktası yakalattı bana.
Mesleğinizle ilgili ön yargılar tabular var mıydı?
Dediğim gibi meslek seçerken bu iş nasıl oluyor buradan nereye gidiliyor burada hangi şeyler okunuyor çalışma yöntemine bunları bilmeden girdim ama şimdi bakıyorum şöyle bir ön yargı var bizim mesleğe karşı hukuk okuyacaksan ezberleyeceksin, Kanun ezberleyeceksin yönetmelik ezberleyeceksin avukatlık yapacaksan bütün kanunları ezberlemek zorundasın böyle bir şey yok bu ta bu toplumda çok yaygın bir şekilde var böyle biliniyor Ve bu yanlış bir bilgi hukuk okumak ve hukukçuluk yapmak için muhakeme yeteneğine sahip olmak ve neyi nerede bulacağını bilmek araştırmayı doğru yönlendirmek doğru adımlarla doğru hedefe gidebilmek daha önemli yani ezber diye bir şey bizim mesleğimiz de yok önemli olan sistematiği hukukun mantığını adalet anlayışını oturtmak ve ona göre yol haritanı çizmek.
Hukuk fakültesinden mezun insanların yurt dışında çalışma olanakları nasıldır?
Bizim en büyük sancımız bu hukuk fakültesini ben herkese çok tavsiye ederim fakat bu noktada bir uyarım olur Hukuk fakültesinden mezun birinin yurt dışında çalışması çok zor Çünkü bizim mevzuatımız ulusal bir mevzuattır uluslararasında yurt dışında geçerliliği olmayan bir mevzuatımız var Çünkü bizim mevzuatımızda ulusal bir mevzuat tür uluslararasında yurt dışında geçerliliği olmayan bir mevzuatımız var.Her ülkenin kendi mevzuatı geçerli o anlamda bizim mesleğimiz yurt dışında geçerli olmayan bir meslek bunun örnekleri de var.
Mesela New York barosunun açtığı sınava sıkı bir şekilde hazırlanıp oranın açtığı sınavı kazanan ve şu anda orada avukatlık yapan arkadaşlarımız da var ya da başka şehirlerde başka ülkelerde veya eğer akademisyenlik yapılacaksa yurt dışında bir akademik kariyer yakalayan oranın açtığı sınavı kazanan ve şu anda orada avukatlık yapan arkadaşlarımız da var ya da başka şehirlerde başka ülkelerde veya eğer akademisyenlik yapılacaksa yurt dışında bir akademik kariyer yakalayan arkadaşlarımızda var fakat avukatlık mesleği böyle bir şey değil yani çok çok zor ben o yüzden çocuklarımıza gençlerimize eğer yurt dışı kariyeri planın yoksa avukatlığı seç diyorum bu uyarıyı mutlaka yapıyorum.